Canon EOS R Tam Kare 4K İncelemesi 

Uzun süredir fotoğraf makinesi üretim sektöründe Canon yenilikçi tarzı geniş ürün yelpazesiyle gerek hobi gerekse profesyonel olarak fotoğrafçılıkla uğraşan kişilerin aklına gelen ilk isimlerden biri. Sinema sektörünü de yakından takip eden Canon firması geniş objektif ve sinema kamerası seçenekleriyle hizmet etmekte. Yenilikçi firma tarzını yine koruyarak Canon EOS R aynasız tam katre 4K fotoğraf makinesini piyasaya sürüyor, profesyonel fotoğrafçılar ve orta seviye film yapımcılarını yakından ilgilendiren bir makine olacak gibi Canonun Dual Pixel CMOS AF özelliği sayesinde odak değişimi efektlerinizi belirleye bilir kadraj değişimini dokunmatik LCD ekrandan ayarlaya bilirsiniz. EOS R’ın 10 bit HDMI çıkışıyla gömülü zaman kodu ile sıkıştırılmamış, net bir 4K dijital video kaydı yapabilirsiniz. 12 eylül 2018de ön siparişi alınmaya başlayacak Canon EOS R’ı alıp kullanma şansım olmadı değerlendirmeyi basında yer alan yazılar ve genel olarak üreticinin resmi sitesinden yararlanarak yapabiliyorum.

EOS R Genel Görünüm

EOS R ergonomisi EOS DSLR örnek alınarak geliştirilmiştir olsa da daha küçük bir görüntüsü var 58 gram ağırlığında. Kit lensleriyle birlikte küçük göründüğü söylenemez daha kibar bir DSLR görünümünde. Tuş dizilimi oldukça güzel yerleştirilmiş tuş sayısı eksiltilmiş görünüyor. Hareketli dönebilen dokunmatik LCD ekran olması vlog çeken içerik üreticileri için büyük bir avantaj.

EOS R Sensör – İSO Özellikleri

Canon Aynasız fotoğraf makinesi serileri içinde ilk defa full frame sensör yerleştiriyor sektörde ki diğer aynasız fotoğraf makinesi üreticileriyle bu konuda da yarışacak gibi. Dünyanın en hızlı otomatik odaklanma sistemine sahip olan EOS R, saniyede 0,05 ve 8 kare/sn’ye kadar sürekli çekim (sabit AF) ve 5 kare/sn’ye kadar AF takibi sağlıyor. EOS R üzerinde Canon’a ait 30,3 Megapiksel CMOS sensörü bulunuyor. Bu sensör, yüksek ISO performansı ve geniş dinamik aralığa sahip yüksek çözünürlük sunduğu tanıtım yazılarında yer alıyor. Bu sensörle ISO aralığı 100 – 40000 gibi değerlerde çalışabilirsiniz kumlanma neredeyse yok deniliyor, zengin ayrıntılara sahip kayıtlar yapabildiği yazıyor tanıtım yazılarında. EOS R‘ta ayrıca, ilk defa EOS 5D Mark IV ile piyasaya sunulan Dual Pixel RAW işlevi de bulunmakta. Canon Digital Photo Professional yazılımıyla kullanılan bu işlev, keskinliğin ince ayarlarını yapmaya ve üretim sonrasında daha tatmin edici sonuçlar vermekte. Ön planda bokeh efekti oluşturmaya yardımcı oluyor. Çalışmalarınızı bir üst seviyede izleyiciyle buluşturursunuz. 8 fps sürekli çekim özelliği aksiyon görüntülerini çekmek isteyen foto muhabirleri, seyahat ve düğün fotoğrafçılarının yanı sıra videographerlara önerile bilecek bir model. EOS R, Canon’un yüksek hızlı okuma teknolojisindeki tecrübesinden tabiki DIGIC 8 işlemciden faydalanarak yüksek piksel sayısıyla çekim hızı arasında denge kuruyor..

EOS R 4K – Full Frame Video Özelliği

Canon 5d mark II ile amatör kısa filmciler belgeselciler ve videographerlara ekonomik sinematik video çekme imkanı sağlamış taktir toplamıştı. Sektörde öncülüğü koruyan firma Canon’un Cinema EOS hattında yer almayan en gelişmiş video kamerayı kullanarak keskin ayrıntılı sinematik görüntüler elde edeceğe benziyor. EOS R yüksek ayrıntılara sahip, sıkıştırılmamış çekim kaydı elde etmeyi sağlayan HDMI bağlantılı 10 bit UHD 4K video çıkışı sunuyor. EOS 5D Mark IV tanıtılan Canon Log özelliğini de bu makinede kullanabilirsiniz.

EOS R Lensler

EOS R aynı anda 4 objektifle birlikte piyasaya sürülüyor bu konuda da rakiplerine meydan okuyan canon 50mm F/1.2 – canon 24-105 F/4mm – canon 35mm F1/8 – canon 28-70mm F/2.0 gibi oldukça kaliteli değerleri olan bu lenslerin yansıra eski EF – EF-S – EF Zum serisi lenslerinizde kullanmaya olanak tanıyan 3 ayrı adaptörle kullanıcıya sınılıyor tabi bu adaptörleri tercihinize göre sonradan satın alıyorsunuz.

Satış ve fiyat

Türkiye’ye ne zaman geleceği açıklanmayan EOS R 12 Eylül’de ön sipariş sürecine girecek. Canon EOS R’ın lens’siz fiyatı 2.299 dolar, olarak belirlenmiş. Ekim ayı içerisinde piyasaya sürülecek olan kamerayı 24-105 mm lens ile almak isteyenler 3.399 dolara satın alabilecek

Ali Osman Abalı

Görüntü (Fotoğraf) Fetişizmi :FOMO

  1. yüzyılda Cabir İbni Hayyam’ın GümüşNitrat’ın güneş ışığı etkisiyle karardığını anlaması ve 15. asırda Leonardo da Vinci’nin karanlık odada mevcut ufak bir deliğin dış dünyadaki görünümlerini aksettirmesi fotoğrafçılık tarihindeki önemli başlangıçlardır. Fotoğraf makinesi gelişerek 19 Ağustos 1839’da Fransa Bilimler Akademisi’nce tescil edildi. Geliştirilmeye devam ediliyor.

Sayısız bilim insanının katkılarıyla fotoğraf makinesi ile ‘görüntü kayıt’ etme günümüze kadar geldi. Yazılı basında tanıtım reklam afişlerinde kitap ve dergi yayıncılığında çeşitli keşifler ve buluşların tanıtılması açısından da değerli bir araç. En basit örnekle artık cebimizdeki telefonlar, kolumuzdaki saat, gözümüze taktığımız gözlük görüntü kayıt eder hale geldi. Fotoğraf hemen hemen her alanda kullanılır etkili bir yöntem durumunda bunu kimse inkâr edemiyor.

Tabi sadece şipşakçı fotoğrafçılar ya da zanaatçılar için değil aynı zamanda büyük sermaye için de çok iyi bir kazanç kapısı. Şipşakçı fotoğrafçılar tarihe karışırken, küçük esnaf konumundaki “mahalle fotoğrafçıları”ndan büyüyemenler iflas ederken dijital baskı merkezleri onların yerini almaya başladı. Lokantalarda ellerinde fotoğraf makineleri “çekelim mi abi – abla” diyenler kendilerine başka işler buldular. Ya da işsiz kaldılar. Öyle ya şimdi herkesin cebinde bir fotoğraf makinesi var.

Bu özetlemeye çalıştığım gelişmeler sonucu fotoğraf, internet aleminin, sosyal medyaların en çabuk tüketilen aracı haline geldi. Eskiden her evde olan albümler yerlerini dijital belleklere bıraktı. Kişiler sosyal medya hesaplarında aile albümleri oluşturuluyor. Günümüzde herkesin ihtiyacı olan cep telefonu satın alma seçimi yapılırken “kamerası kaç megapiksel, 4 K video var mı” diye sorgulanıyor.

Şimdilerde de FOMO (Fear of Missing Out) adında yani Türkçesi ‘Gelişmeleri Kaçırma Korkusu’ denilen hastalık türedi. Sosyal medya kullanan hemen hemen her kişi her gün her dakika orada olmak görünür kılmak istiyor kendini. Oraya fotoğraf yüklemek zorunda hissediyor. Görmek, göstermek, teşhir etmek, varlığını duyurmak istiyor. Özenle oluşturulmuş aile albümleri kimler tarafından beğeni almış onu merak ediyor.

Fotoğraf sanatçısı Özcan Yaman Evrensel Gazetesi’ndeki Kadraj köşesinde Sovyetlerin fotoğrafa katkıları başlıklı yazısında söyle diyor: “Bu yeni icadı öğrenmek ve kullanmak öncelikle parası olanlara tanınan bir ayrıcalıktı. 1888 yılında Kodak “Siz düğmeye basın, gerisini bize bırakın” diyerek parası olanlara sesleniyordu. Fotoğraf makinelerine ulaşmak ve fotoğrafla uğraşmak pahalı ve zor bir işti. Sonuçta sınıfsal bir statünün ve hakim olanların çıkarlarına hizmet eden yeni bir icattı; aristokratların evlerini süsleyen aile fotoğrafları özellikle portreler ve suçluların arşivlenmesinde kullanıldı. Miting alanlarında konserlerde çoğunluk ellerinde cep telefonu ertesi gün sileceği yada sosyal medya hesabından 200 300 kişiye paylaşacağı 5 bilemedin 10 beğeni alacağı fotoğrafları çekmek için profesyonel insanlarla yarışıyor. Gazeteciler belgesel fotoğrafçıları itiştiriyor.

Son söz: Teknolojik gelişmeye tabi ki açığım. ben de yararlanıyorum bundan. Ama artık “fotoğrafta” zıvanadan çıkılmış durumda. Yakın akrabaları arkadaşları ölmüş insanlar cenaze başında selfie yapıp sosyal medyada paylaşıyor. Selfie çılgınlığı saplantı derecesinde popülerliğini koruyor. Psikologlar bu durumun analizini yapmakta zorlanıyor.

Açık söylüyorum tedaviye ihtiyaç var, terapiye ihtiyaç var.

Ali Osman Abalı